Güzelavrat otu ortalığı karıştırdı

594 izlenme 05 Kasım 2019
Reklamlar
Sağlık Bakanı Koca'nın sözlerine, CHP'li Gürer Meclis'ten yanıt verdi.

İstanbul, Tekirdağ, Edirne ve Kocaeli'nde onlarca kişinin zehirlenmesi, Meclis gündemine geldi. Sağlık Bakanı Fahrettin Koca, besin zehirlenmelerinin ıspanaktan değil, yabani otlardan kaynaklandığını tespit ettiklerini ifade etti. Koca, "Vatandaşlarımız sebzeleri otlardan iyi ayıklayıp, iyi yıkasınlar" dedi.

"Bu dönemde hastanelerimize müracaat eden toplam 196 hastamız oldu" diye konuşan Koca, sözlerini şöyle sürdürdü: "Ağırlıklı İstanbul'da müracaatlar oldu. İstanbul'da toplam 149 hastamız var. İstanbul dışında Edirne, Tekirdağ ve Kocaeli'deki hastalarımız tedavi edilip taburcu oldular.”

Kimi uzmanlar ıspanak zehirlenmesine yabani otların neden olduğunu savunsa da, tarım yazarı Ali Ekber Yıldırım da ıspanağa zehirli otların karışmasının yanı sıra başka sebeplerle de bu zehirlenme vakalarının meydana gelebileceğini söylüyor.

Ispanak zehirlenmesi, yabani ot olan güzel avrat otunu da gündeme getirdi. Ispanak zehirlenmeleriyle gündeme gelen güzel avrat otu, patlıcangiller familyasına ait ve içinde bulunan "atropin" maddesi nedeniyle çok zehirli bir bitki.

CHP’Lİ GÜRER: KİMYASAL İLAÇ KALINTILARI GÖRMEZDEN GELİNDİ

CHP Niğde Milletvekili Ömer Fethi Gürer de, Genel Kurulda söz alarak, Sağlık Bakanı Fahrettin Koca’nın “Ispanaktan değil yabani otlardan kaynaklanıyor” dediği besin zehirlenmelerini TBMM gündemine taşıdı. Gürer, “Kimyasal ilaç kalıntıları görmezden gelindi. Sağlığımız için yememiz önerilen ıspanak dahi içine karışan otlardan dolayı zehre dönüşüverdi. Ispanağın içine nasıl bir ot karıştı ki 100 kişi zehirlendi” dedi.

“YILLARDIR AYNI TARLADA OLAN OTLAR NASIL OLDU DA BU KEZ ISPANAĞA KARIŞTI”

AKP iktidarları sayesinde ne yediğimizi, ne içtiğimizi bilmez hâle getirildiğimizi ifade eden CHP’li Gürer, “Dana eti diye at, eşek, domuz eti yedirilmesine; sütsüz peynir, karışık yağ, boyalı gıdalar ile bozuk gıdaların piyasalarda satılır olmasına alıştırıldık. Yıllardır aynı tarlalardan karışmayan zehirli otlar nasıl oldu da bu kez toplanıp pazara geldi?” ifadelerini kullandı.

“SAĞLIĞIMIZ İÇİN YEMEMİZ ÖNERİLEN ISPANAK, ANİDEN ZEHRE DÖNÜŞÜVERDİ”

CHP Milletvekili Ömer Fethi Gürer, ithal diye gelen ürünlerde de sorunların olduğunu ve kirlenen ve kimi yerde içinde canlı yaşamayan sularla sebze üretilip yıkanmasının da AKP iktidarları döneminde ne yazık ki olağan sayıldığına dikkat çekerek, “Kimyasal ilaç kalıntıları görmezden gelindi. Sağlığımız için yememiz önerilen ıspanak dahi içine karışan otlardan dolayı zehre dönüşüverdi. Ispanağın içine nasıl bir ot karıştı ki 100 kişi zehirlendi?” dedi.

“ISPANAK DİLE GELDİ, HABER VERİYOR”

Gürer, yetkililerin yapmış olduğu açıklamaların inandırıcılıktan uzak olduğunu söyleyerek, “Yıllardır aynı tarlalardan karışmayan zehirli otlar nasıl oldu da bu kez toplanıp pazara geldi? Açıklamalar inandırıcı gelmiyor. Ispanak dahi dile geldi, haber veriyor. İktidar bir an önce düzenli, sürekli, gerçekçi denetimleri artırmalıdır. Parasını ödeyip aldığımız ürünlerle sağlığımızla oynanmasın. Gerekli önlemleri alması için Tarım Bakanlığına çağrıda bulunuyorum” dedi.

ISPANAK NEDEN ZEHİRLER

TMMOB Gıda Mühendisleri Odası Kocaeli Temsilcisi Sema Kopal’ın konuyla ilgili yaptığı açıklamada şöyle dedi:

“Birkaç gün evvel yaşanan ve gittikçe yaygınlaşan ıspanak zehirlenmesi ne yazık ki yaşadığımız ilk toplu zehirlenme değil.

Üzülerek söylüyoruz ki, ülkemizde gıdalarda taklit, tağşiş ve gıda zehirlenmeleri günlük sıradan olaylar haline gelir oldu.

Daha birkaç hafta önce Tarım Bakanlığının, halk sağlığını tehlikeye düşürecek, insan hayatını tehdit edecek şekilde bozulmuş, değiştirilmiş gıdaları üreten ve satan firmaların adı, ürünlerin adı, markası, parti ve seri numaralarını içeren bir listeyi kamuoyuna açıklamasıyla sarsıldık. Listede neler yoktu ki…

Özellikle bitki çayları, çay, kahve gibi alkolsüz içeceklerde ve çikolatalarda ilaç etken maddesine rastlanmıştı.

Ballarda taklit ve tağşiş yapıldığı,  baharatlarda gıda boyası tespit edildiği açıklanıyordu.

Zeytinyağı gibi bitkisel yağlara farklı tohum yağları karıştırıldığının tespit edildiği belirtiliyordu.

Denetimler sonucunda süt ve süt ürünlerinde jelatin ve nişasta tespit ediliyordu. Sucuk, kavurma, kebap ve kırmızı et gibi ürünlerde tek tırnaklı hayvan etine rastlandığı açıklanıyordu.

Gıda fiyatlarının yüksek oluşu, ülkemizde son yıllarda rekor seviyeye ulaşan gıda enflasyonu yüzünden halkımız ucuz gıdalara rağbet etmektedir. Bu da taklit ve tağşişçilerin ekmeğine yağ sürmekte, denetimsiz, kontrolsüz olan bu pazar gittikçe büyümektedir.

Gıdalarda taklit ve tağşişin vardığı boyutun şokunu atlamadan, bu açıklamadan kısa bir süre sonra, Kayseri'nin Yeşilhisar ilçesinde, aynı aileden 6 kişi yedikleri nardan zehirlendi. Ailenin küçük kızı 4 yaşındaki Saliha Çakır bu zehirlenmeden dolayı hayatını kaybetti.

Zehirlenmenin kaynağı ile ilgili yetkili kurumlardan bir açıklama gelmiş mi diye araştırdığımızda, soruşturma başlatıldı, bilgisinden başka bilgi elde edemedik.

Nar niye zehirlemişti bu aileyi? Aynı yerden nar satın alıp da zehirlenen başkaları var mıydı? Bir çocuğun hayatına mal olacak zehirlenme olayının sorumluları kimlerdi? Yetkili kurumlar sorumlular hakkında nasıl bir cezai işlem uygulamışlardı?

Şimdi de bir başka zehirlenme olayıyla sarsılıyoruz: Ispanak zehirlenmesi.

İstanbul Esenyurt’ta aynı marketten aldıkları ıspanakları yedikten sonra onlarca kişi zehirlenme şüphesiyle hastanelere başvurdu. İstanbul İl Sağlık Müdürlüğü’nden yapılan açıklamada, 1 Kasım Cuma gününden bu yana gıda zehirlenmesi (ıspanak ve ıspanağa benzer bitkiler) sebebiyle vatandaşlarımızın hastanelere başvurduğu belirtildi.

Sağlık Bakanlığı bugün yaptığı yeni açıklamada, bu dönemde İstanbul, Edirne, Tekirdağ ve Kocaeli illerinde hastanelere müracaat eden toplam 196 hastamız oldu. Ağırlıklı İstanbul’da müracaatlar oldu. İstanbul’da toplam 149 hastamız var. İstanbul dışındaki Edirne Tekirdağ ve Kocaeli’deki hastalarımız tedavi edilip taburcu oldular, açıklamasını yaptı.

Peki ıspanak niye zehirler?

Ispanak doğasında zehir barındıran bir gıda değildir. Zehirlenmenin sebeplerinden biri yetiştirilme esnasında pestisit dediğimiz böcek öldürücü ilaçların kullanımı olabilir. Ancak bunun olabilmesi için çok büyük miktarlarda pestisit kullanımı gerekir. Ayrıca pestisitler dışında zehirlenmeye yol açabilecek başka kimyasal maddeler de var.

Diğer sebep ıspanağın pişirildikten sonra uygun şartlarda saklanmamasından ötürü mikrobiyal gelişme olması olabilir. Ispanakta mikroplar gelişir ve bu mikroplar zehirlenmeye sebep olabilir.

Bir başka sebep, ıspanağın içerisinde nitrat dediğimiz doğal maddenin pişmiş ıspanak uzun süre bekletildikten sonra tüketildiğinde nitrite dönüşmesi. Nitrit de vücutta hemoglobin yapısını bozuyor ve miyoglobin dediğimiz bir maddeye neden oluyor. O da dokunun oksijenizasyonunu bozuyor. Bu da kişide kas güçlüğü, halsizlik şeklinde bir zehirlenme belirtisi ortaya çıkarabiliyor. Ancak araştırmalar bu şekilde bir zehirlenme olabilmesi için kişinin kilolarca ıspanak yemesi gerektiğini gösteriyor.

Son olarak, ıspanağa karışan zehirli yabani otlar zehirlenme sebebi olabilir.

Sosyal medya ve ulusal basın-yayın organlarında tartışmalar sürerken, konunun birinci dereceden sorumlu kurumlarından biri olan (diğeri de Sağlık Bakanlığıdır) Tarım Bakanlığı’nın İstanbul İl Müdürlüğünden zehirlenme olaylarından 3 gün sonra, 4 Kasım Pazartesi günü bir açıklama geldi.

Yapılan açıklamada, zehirlenme şüphesi ile sağlık kuruluşlarına başvuru yapanların ürün satın aldıkları İstanbul’da faaliyet gösteren satış noktalarından analiz yapılmak üzere taze ıspanak, evlerden ise pişmiş ıspanak yemeği numunesi alınmıştır, denildi.

Alınan numunelerin ileri tetkik sonuçlarında ıspanak içerisinde tespit edilen yabancı ottan kaynaklı yoğun miktarda atropin ve scopalamin maddesi tespit edildiği açıklandı.

Açıklamanın devamında, zehirlenmeye ıspanaklara karışan patlıcangiller familyasından, atropin ve scopalamin içeren yabancı otların neden olduğu yapılan analizlerle ortaya çıktığı görülmüştür, ifadesi yer aldı. Açıklamanın son cümlesi ise oldukça manidar: “halkımızın tüketecekleri tüm gıdaları olduğu gibi, yeşil sebzeleri de dikkatlice kontrol ederek, yabancı otları ayırt etmeli ve çok iyi şekilde temizledikten sonra tüketmeleri gerekmektedir”. Sağlıklı ve güvenli gıdaya ulaşmadaki tüm sorumluluk vatandaşlarımızda mıdır?

Tarım Bakanlığı ve Sağlık Bakanlığının gıdalarda ve sularda yaşanan sorunlarda yükümlülüğü nedir?

Sorunu (zehirlenme olayını) detaylı olarak incelemek, örnekleri analiz etmek, analiz sonucunu değerlendirerek kamuoyuna açıklamak. Tabii ki, son olarak gerekli tedbirleri almak, sorumlular hakkında gereken yaptırımları uygulamak.

Açıklamada, zehirlenmeye sebep olan ıspanakların yıkanmış, temizlenmiş paketli ıspanak olup olmadığı belirtilmemektedir. Halkımızın uzun yıllardır ıspanak tükettiğini göz önüne alırsak, ıspanağı temizlerken aynı zamanda ıspanağa tarladan karışmış olan yabancı otları da temizlediğini tahmin etmekteyiz. 196 kişinin ıspanağı temizlemeden yabancı otuyla birlikte tükettiğini varsaymak gerçekçi gelmemektedir.

Bakanlık doğan şüpheleri ortadan kaldırmak için öncelikle bu konuda tatmin edici bir açıklama yapmalıdır.

Ispanağı ayıklayın da yiyin, diyerek sorumluluğu halkımıza yıkmak yerine, bu zehirlenmelerin sorumluları açıklanmalıdır. Zehirlenen vatandaşlarımız bu ıspanağı nereden satın almıştır? Temizlenmiş ve ayıklanmış ıspanak ise üretici kimdir? Sorumlular tespit edilmiş midir? Sorumlular hakkında hangi cezai işlemler uygulanacaktır? Sorularının cevabını talep etmek, 196 kişinin zehirlendiği bu vahim olayda sanırız ki son derece doğaldır.

5 Kasım’da Sağlık Bakanlığı tarafından yapılan açıklamada hastanelere aynı zehirlenme ile başvuranların sayısının 196’ya ulaştığı belirtiliyor. 3 Kasım’a kadar bu sayının 44 olduğu açıklanmıştı.

Tarım Bakanlığı zehirlenmeye sebep olan ıspanakları geri toplatmış mıdır?

Daha fazla vatandaşımızın bu ıspanakları satın almaması için, satın aldıysa ve evinde henüz pişirmediyse tüketilmemesi için zehirlenme kaynağı ıspanakların satış yerinin/üretici firmasının teşhiri niye yapılmamıştır?

Bakanlığın yaptığı açıklama tatmin edici bir açıklama olmamıştır.

Ispanak meselesi, bir kez daha ülkemizde gıdalarda taklit, tağşiş ve gıda zehirlenmelerinin bir fecaat olduğunu göstermiştir.

Nar ve ıspanak örneklerinde olduğu gibi, artık uzun yıllardır tükettiğimiz sebzeler bile zehirlenme konusu olmuştur.

Tarım Bakanlığının gıda üretimi ve satışı yapan işletmeleri yeterli ve etkin bir şekilde denetlemesi gerekir. Ayrıca, tarımsal ürünlerin ekiminden yetiştirilmesine, hasadından nakliyesine, satışına kadar olan zincirin tüm bileşenlerinin de eğitilmesi ve denetlenmesi gerekir. Bunları yapabilmek için de yeter sayıda gıda mühendisi, ziraat mühendisi vb. uzmanlık alanlarından kamuda istihdam edilmesi gerekir. Gıdalarda taklit ve tağşişin önüne geçebilmek, gıda zehirlenmelerini önlemek için halk sağlığını tehlikeye düşürenleri gıda üretiminden men etmek, etkili-caydırıcı cezalar uygulamak gerekir. Başta çocuklarımız gelmek üzere halkımızın ucuz, sağlıklı ve güvenli gıdaya erişiminin sağlanması gerekir.

Ispanaktan zehirlenen vatandaşlarımıza acil şifalar diliyoruz.”

Odatv.com

Bunlar da İlginizi Çekebilir

Eski yandaş yazar: Pişmanım keşke... Yeni şafak yazarından Erdoğan'a yakın AKP'lilere yaylım ateşi Bayram öncesi tüm asgari ücretliye 50 bin TL Arjantin'de 'kurtarma operasyonu' bekleyen gençlerden çağrı