MEHDİ HAZRETLERİ GELSİN DİYE ORTAMI HAZIRLIYORUZ

1860 izlenme 30 Aralık 2019
Reklamlar
1996 yılında irticai faaliyetlerden dolayı TSK’dan emekli edilen Adnan Tanrıverdi, şimdi Erdoğan’ın askeri başdanışmanlığını yapıyor. Tanrıverdi, son olarak ‘İslam birliği için Mehdi hazretleri gelmeli. Onun gelmesi için ortamı hazırlıyoruz’ sözleriyle gündeme geldi.

Veryansintv’de yer alan habere göre, SADAT kurucusu, Adaleti Savunanlar Stratejik Araştırmalar Merkezi Derneği (ASSAM) Yönetim Kurulu Başkanı ve Cumhurbaşkanı askeri Başdanışmanı Adnan Tanrıverdi, 3.’sünü gerçekleştirdikleri İslam Birliği Kongresi’nde konuştu.

MEHDİ GELSİN DİYE ORTAMI HAZIRLIYORLARMIŞ

Akit gazetesinin de medya sponsoru olduğu kongrede Akit muhabirine demeç veren Tanrıverdi, “İslam birliğinin” nasıl olacağını şu sözlerle ifade etti:

“İslam birliği Mehdi hazretleri geldiği zaman olacak. Mehdi hazretleri ne zaman gelecek Allah bilir. Bizim bir işimiz yok mu? Ortamı hazırlamamız gerekmez mi? İşde aslen bunu yapıyoruz.”

METİNER’DEN TEPKİ: OTURUP DİZİMİZİ DÖVELİM

Tanrıverdi’nin sözleri bir süre sonra sosyal medyaya yansıyınca tepki çekti. Eski AKP milletvekili Mehmet Metiner, şu sözlerle Tanrıverdi’yi eleştirdi:

“Cumhurbaşkanımızın askeri başdanışmanı sıfatını taşıyan biri böyle konuşuyorsa oturup dizimizi dövelim! Düşmanlarımızın arayıp da bulamadığı şeyi kendi ağzından sunuyor! Şimdi o birileri kalkıp bu laflar üzerinden Cumhurbaşkanımızı hedef tahtasına oturturlarsa ne diyeceğiz?”

Çok sayıda sosyal medya kullanıcısı da Cumhurbaşkanı’nın askeri danışmanının dini referanslarda bulunmasını eleştirdi. Bazıları ise Mehdi inanışının İslam’da olmadığını belirterek Tanrıverdi’ye tepki gösterdi.

Kongrenin açılışına Hazine ve Maliye Bakan Yardımcısı Nureddin Nebati ve Diyanet İşleri Başkanı Prof. Dr. Ali Erbaş da katılmıştı.

SADAT’IN KURUCUSU

Eski özel harpçi Adnan Tanrıverdi tarafından kurulan SADAT Uluslararası Savunma Danışmanlık Şirketi, kontgerilla eğitimi vermesi ve devlet tarafından denetlenmemesi ile tartışma yaratmıştı. Adnan Tanrıverdi, şirketinin amacını 2012’de şu ifadelerle anlatmıştı: “Türkiye’nin köklü askeri gelenekleri ve birikimini ihtiyacı olan ülkelere aktarmak. Kendi deneyimi ve birikimi olmayan ülkelerin silahlı kuvvetlerinin eğitim, strateji gibi ihtiyaçlarını karşılayacağız. Dünyada örneği çok. Türkiye’de ilk olacak.”

Tanrıverdi’nin kurucusu olduğu SADAT’ın para karşılığında Suriye’deki silahlı gruplarını eğittiği basına yansımıştı.

AÇILIM DESTEKÇİSİ

15 Temmuz ABD/FETÖ darbe girişimi sonrasında Cumhurbaşkanı’nın Başdanışmanlığı görevine getirilen Adnan Tanrıverdi’nin, PKK ile yapılan “açılım” sürecine destek verdiği, eyalet sistemini ve Kürtçe eğitimi savunduğu ortaya çıkmıştı.

Tanrıverdi, “Devletin kurumlarında ve uluslararası ilişkilerde resmi dil Türkçe olmalı. Ancak Kürtlerin ve diğer etnik grupların kendi dillerini konuşma, geliştirme ve kendi dilinde eğitim yapma imkanı anayasa ile koruma altına alınmalıdır. Kürtçe dilinin geliştirilmesi, devletin kültür programlarında yer almalıdır.

Devletin resmi okullarında isteyen Kürt vatandaşlarımıza kendi dilinde eğitim hakkı sağlanmalı, ikinci dil olarak da Türkçe öğretilmelidir. Türkçe eğitim yapan devlet okullarında da ikinci dil olarak Kürtçe dili tedrisata dahil edilmelidir…

Eyyubi Hanedanlığı Devleti’nin simgesinin 16 Türk Devleti’nin simgesiyle birlikte Cumhurbaşkanlığı forsuna 17. yıldız olarak dahil edilmelidir. Kürt kimliği tanınmalıdır. 1982 Anayasası’nın 66. Maddesinde geçen, “Türkiye Cumhuriyetine vatandaşlık bağıyla bağlı olan herkese din ve ırk farkı gözetmeden Türk denir” hükmü yerine “Vatandaşlık temel bir haktır. Kanunun öngördüğü esaslara uygun olarak bu statüyü kazanan herkes Türkiye Cumhuriyeti vatandaşıdır” ifadesine benzer bir hüküm yer almalıdır.”

FETÖ’NÜN TÜRK ORDUSUNA KUMPASLARINI SAVUNDU

Tanrıverdi, 2010 YAŞ kararları sonrası yazdığı yazıda FETÖ’nün kumpas davalarına şu sözlerle destek vermişti:

“Yeni kadroların en şansız tarafı; TSK bünyesi içinde, hakkında darbe hazırlığı içinde olmaktan iddianame hazırlanarak suçlanan ve bu iddiaların ciddi bulunarak mahkemeler tarafından kabul edildiği için yargı önünde darbe zanlısı olarak bulunan bir kısım üst düzey komutanların hala aktif görevde olmasıdır. Bu durumu silahlı kuvvetlerimizin ve üst komuta kademesinin başını ağrıtmaya devam edecektir. 

İfadeye çağrılmalar, yakalanma ve tutuklanma kararları, bu kararlara uyulmaması gibi sebeplerden dolayı TSK’nın üst komuta kademesi yeni dönemde de suçlanmaya devam edecektir. Gönül isterdi ki YAŞ toplantısı bu meseleye son noktayı koysun. Şaibe altında olanlardan TSK temizlensin ve bu yeni dönem temiz bir sayfa ile başlasın. Tabii bu gerçekleşmedi. Şimdi yeni komuta kademesi darbecilikten yargılanan subay ve generalleri kendi isteği ile emekliliğe zorlamalıdır. Emekli olmayanları da Aralık 2010 Şurasında re’sen emekli etmelidir.”

Ergenekon kumpasında FETÖ’cü hakimlerin verdiği cezaların yetersiz olduğunu da savunan Tanrıverdi, “TSK dış konulara odaklanıp, asli görevine dönmesin, Türkiye bölgede güçlü olmasın diye Ergenekon’da cezalar fazla ve haksız propagandası yapılıyor. Geleceğimiz için çok dikkatli olmak lazım” demişti.

Balyoz davasında, sanıkların Anayasa Mahkemesi tarafından tahliye edilmesi sonrası bile davayı savunan yazılar yazmıştı.

Kaynak: veryansintv.com

Bunlar da İlginizi Çekebilir

Yarın sabah 7 ili vuracak kabus gibi çökecek Sosyal medyada Sedat Peker'e sallayan genç ağlayarak özür diledi Adalet Bakanı Bekir Bozdağ HDP'yi AKP'ye çağırdı Aktrollere kötü haber